Aralık 2018
Haksızlığa uğrama duygusu insan psikolojisinde derin izler bırakır. Öyle ki bu duygunun hâkim olduğu zamanlar kişilik bozuklukları dahi yaşanabilmektedir. Sanırım bu gerçekliğe en güzel örnek Habil ile Kabil kıssasıdır. Kabil, Allah’a adamış olduğu kurban kabul ...
Bu yazımda “Hak, Hukuk ve Adalet” konusunu ele almaya, bu kavramların sözlük ve ıstılahî anlamlarını, Kur’ân ve Sünnet’te kullanılışlarını ve konumuzla alakalı olan yönlerini irdelemeye çalışacağım.Hak kavramının bizzat kendisi başlı başına uzun bir makale ...
SUÇSuç, toplumsal bir olay olunca, çeşitli bilim dallarını inceleme konusu olduğu açıktır. Her bilim dalı kendisine özgü özellikleri dolayısıyla değişik bir suç tanımı verir. Hatta ceza hukukunda bile, suç değişik şekillerde tanımlanabilir. Biz burada her bilim ...
Hakim ve Savcı ile Diğer Yardımcı Personel Sayıları Türkiye’de yargının yapısal sorunları denildiğinde ilk akla gelen mahkemelerin ve savcıların iş yoğunluğu, buna karşı hakim, savcı ve diğer yardımcı adliye memurlarının azlığı sorunundan bahsedilir. Bu yaklaşım ...
Farklı şekillerde tanımları bulunsa da hukuk: “Bir toplumda; devletin ve kurumlarının işleyişini, bu kurumların birbirleriyle olan alakalarını, devletle bireylerin ve bireylerin de birbirleri arasındaki hak ve sorumluluklarını düzenleyen kurallar bütününün, yine devlet ...
Türkiye Cumhuriyeti resmî olarak 1923 yılı 29 Ekimi’nde kuruldu. O gün itibarı ile rejim değişikliği yaşandı ve yeni bir rejim ile; cumhuriyet rejimi ile yeni bir devlet olarak yola devam edileceği, Mustafa Kemal tarafından açıklandı. Ancak bu tarihten daha önce, Temmuz 1923 ...
Âdem Aleyhi’s Selam’dan bugüne tüm insanoğlu aynı özelliklere sahiptir. İnsan da diğer varlıklar gibi saf ve temiz bir şekilde doğar. Eylem, fonksiyon ve bunların sonuçları açısından o nötr bir noktadadır. İnsanın doğal yapısı ile kâinata hâkim olan ve “tabiat ...
Toplumsal bir varlık olan insan, diğer insanlarla kurduğu doğal alaka sonucunda alakalarda/ilişkilerde bazen ahenkle karşılaşabildiği gibi bazen de anlaşmazlıklarla karşılaşabilir. Taraflar arasında zuhur eden anlaşmazlıkların giderilmesi yine huzurlu ve emin bir ortamın temin ...
İslâm hukukunda cezalar, fertIerin ıslahı, toplumun himayesi ve düzeninin korunması için konulmuştur. Allah'ın koyduğu bütün hükümler, insanların menfaati içindir. İnsanların suç işlemelerini gözleyip onlara ceza uygulamak, İslâm hukukunun ruhuna aykırıdır. İslâm ...
Türkiye'de dünden (Cumhuriyet’in kurulmasından) bugüne bağımsızlığı hep sorgulanan yargı sistemi, 17 Aralık 2013 süreci ile başlayan gelişmelerden sonra güvenilirliğinin ve herkes için adilliğinin olmadığını çok net şekilde göstermiş oldu. Cumhuriyet’in ...
İnsanlık tarihi boyunca hak ve batıl mücadelesi var olagelmiştir. Bu mücadele içerisinde hak; adalet, eman, emniyet, güven ve huzur ile bütünleşirken, batıl ise zulüm, zorbalık ve hukuksuzluk ile cisimleşmiştir. Hz. Adem’den günümüze değin tevhid mücadelesi aynı şekilde ...
Bazı çağdaş entelektüellerin iddia ettiği gibi Müslüman toplumlarda baş göstermiş vahim çürüme, buna bağlı olarak aile kurumunun hızla dağılması, sosyal hayatta huzur ve ahengin kaybolması, anneliğin değersizleşmesi, aile içi ve kadına karşı şiddet gibi musibetler ne ...
Aslında her şey, insanın kendisini “ilah” ve “rab” yerine koyarak, hayat nizamını belirleme hakkını kendisinde görmesi ile başladı. Nizam belirleme hakkını kendisinde görenler hep zulmün meydana gelmesine sebep olmuşlardır. İnsanların, yaşarken dikkate aldığı “iyi ...
(I)Bilindiği üzere bazı MHP milletvekilleri tarafından hazırlanan ve kamuoyunda af kanunu olarak isimlendirilen, “Bazı Suçlarla İlgili Ceza Sürelerinden Şartlı İndirim ile Tutuklu ve Hükümlülerin Salıverilmesine Dair Kanun Teklifi” başlıklı kanun teklifi 24.09.2018 ...
Cumhuriyet yargısı, kurulduğu günden bugüne mahkemelerinde verilmiş haksız kararlarıyla kendinden sürekli söz ettirir olmuştur… Asli zihniyeti ve kuruluş felsefesi gibi Batı’dan ithal ettiği onca nizam da, üzerine zorla giydirilmeye çalışılan deli gömleği misali halk ...
Türkiye’de AK Parti iktidarı döneminde düşünce ve örgütlenme özgürlüğü alanının ne kadar genişlediği konusunda rivayet muhtelif. Bir tarafta özde hiçbir ilerlemenin gerçekleşmediğini savunanlar var. Bunlara göre makyaj malzemesi olmaktan ibaret düzenlemelerle göz ...