KADIN, KOCASI İÇİN BİR SÜKÛN OLMALI

Fatih Doğdu

Allah Subhanehu ve Teâlâ değerli kitabında mahlukatı hakkında tefekküre ve tedebbüre, ayetleri ve mucizeleri hakkında akletmeye davet ederek hak ile batılın açığa çıkmasına ve Allah’ın onlar hakkında razı olduğu yolun takip edilmesine davet etmektedir. Allah’ın onlar hakkında razı olduğu hususlar; yaratan Rabblerine iman etmeleri, âlemlere rahmet ve hidayet rehberi olan değerli Rasulüne farz olarak indirdiği hükümleri yerine getirmeleridir.

وَمِنْ آيَاتِهِ خَلْقُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَاخْتِلَافُ أَلْسِنَتِكُمْ وَأَلْوَانِكُمْ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَآيَاتٍ لِّلْعَالِمِينَ

O'nun delillerinden biri de gökleri ve yeri yaratması, lisanlarınızın ve renklerinizin değişik olmasıdır. Şüphesiz bunda bilenler için (alınacak) dersler vardır.”[1]

Bir başka yerde ise kullarını överek şöyle buyurmaktadır:

الَّذِينَ يَسْتَمِعُونَ الْقَوْلَ فَيَتَّبِعُونَ أَحْسَنَهُ

O kullarımı ki, onlar sözü dinlerler, sonra da en güzeline uyarlar.”[2] Hak ve hidayet yolu üzere hareket ederler ve Allah’ın diğer mahlûkattan kendisi ile ayrım meydana getirdiği akıllarını kullanırlar.

هُمْ أُولُو الْأَلْبَابِ

Gerçek akıl sahipleri de onlardır.”[3] İhlas ile amel ederler ve Rablerinin rızasını kazanmak isterler… Dünya hayatında ahireti kazanmak için çalışırlar.

Bir başka ayette ise buyurduğu hususa vakıf olmaya, derinlemesine düşünüp onu dosdoğru bir şekilde anlamaya teşvik etmektedir.

وَمِنْ آَيَاتِهِ أَنْ خَلَقَ لَكُمْ مِنْ أَنْفُسِكُمْ أَزْوَاجاً لِتَسْكُنُوا إِلَيْهَا وَجَعَلَ بَيْنَكُمْ مَوَدَّةً وَرَحْمَةً

Kaynaşmanız için size kendi (cinsi)nizden eşler yaratıp aranızda sevgi ve merhamet peyda etmesi de O'nun (varlığının) delillerindendir.[4] Bu ayette Allahu Teâlâ sükûn bulmak, birlikte huzurlu ve mutlu bir hayatı yaşamak için bizleri eşler olarak yarattığını bildirmektedir.

Allah insanı yarattı.  [فَجَعَلَ مِنْهُ الزَّوْجَيْنِ الذَّكَرَ وَالْأُنثَىٰ]Ondan da iki eşi, yani erkek ve dişiyi var etmişti.”[5] Birlikte olmaları, çoğalmaları ve mütekâmil olarak bir arada yaşamaları için erkeği ve kadını yarattı. Dolayısıyla beşer türünün devam edebilmesi için her biri diğerine muhtaçtır. İşte bu Allah’ın sünnetidir ve Allah’ın sünnetinde kesinlikle değişiklik olmaz. Beşer cinsi de ancak erkek ile kadının evlenmesiyle devam eder.

Sevgi ve rahmet üzere bir hayat yaşamaları için Allah erkek ve kadını sağlam bir bağ ile evlilik bağı ile bir araya getirmiştir. Böylelikle onlar insicam içinde olurlar, her biri diğerini anlar, huzurlu ve mutlu bir meskene sahip olurlar.

Tabiatları itibariyle birbirinden farklı olmalarına rağmen erkek ve kadın birbirlerini tamamlayıcı, birinin diğerine muhtaç, birinin eksiği diğeri tarafından tamamlanır bir hâlde yaratılmıştır. Erkek hanımının göz bebeği olduğu gibi kadın da erkeğin göz bebeği, gözünün nurudur. Her biri diğeri ile huzur bulur. Onların bu huzuru elde edebilmeleri aynı zamanda Allah’a itaat etmelerine ve hükümlerini hayatlarını aydınlatan bir ışık olarak almalarına bağlıdır.

Erkek ve kadın ile ilgili olarak Allah tarafından yaratılan bu fıtrata göre her biri diğerinin yokluğunu hisseder, her biri diğerine muhtaç olduğunu görür ve hayatında onun zaruretini algılar. İnsanın fıtratına yerleştirilmiş olan bu içgüdünün mutlaka doyurulması gerekir. Allah’ın her ikisi için de yaratmış olduğu içgüdünün doğru tatmini güçlü sağlıklı şer’î disiplin ile mümkündür. Sevgi, köklü ve derin bir duygudur, Allah tarafından dilediklerine verilmiş bir lütuftur, rızıktır. Nitekim Rasulullah SallAhu Aleyhi ve Sellem Hatice RadiyAllahu Anhâ hakkında şöyle diyordu: [إِنِّي قَدْ رُزِقْتُ حُبَّهَا] “Ben onun sevgisi ile rızıklandırıldım.”[6] Güzel ilişki, bu duygularla gelişir, böylece eşlerin her biri mutlu ve huzurlu bir hayat yaşar.

Aziz kitabında Allah Subhanehû ve Teâlâ Müslümanlara eşlerine karşı hüsnü muamelede bulunmalarını emrederek şöyle buyurmaktadır:

وَعَاشِرُوهُنَّ بِالْمَعْرُوفِ

Onlarla iyi geçinin.[7] Çünkü evlilik, iyi ilişki ve arkadaşlık üzere kurulu ortaklıktır.

خَيْرُكُمْ خَيْرُكُمْ لِأَهْلِهِ وَأَنَا خَيْرُكُمْ لِأَهْلِي

“Sizin en hayırlınız ailesine karşı hayırlı olandır. Sizden ailesine karşı en hayırlı olanınız da benim.”[8]

Eşler arasındaki uyumun tam olması ve birbirlerinden huzur elde etmeleri için Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem birçok yerde saliha bir hanım seçilmesini teşvik etmektedir.

لِيَتَّخِذْ أَحَدُكُمْ قَلْبًا شَاكِرًا وَلِسَانًا ذَاكِرًا وَزَوْجَةً مُؤْمِنَةً تُعِينُ أَحَدَكُمْ عَلَى أَمْرِ الْآخِرَةِ

“Sizden biriniz şükreden bir kalp, zikreden bir dil ve ahiret işinde size yardımcı olan mümine bir hanım edinsin.”[9]

Evlilik ilişkilerinde asıl olan ilişkinin sevgi, saygı ve takdir üzerine kurulu olmasıdır. Her şeyden önce ve sonra erkeğin hanımı ile olan ilişkisi, cinslerinin, ırklarının ve âdetlerinin farklı olmasına rağmen insanların kalplerini birbirine ısındıran büyük bir akidenin bir araya getirdiği mümin erkek ile mümin kadın ilişkisidir. Ebu Hüreyre’nin rivayetine göre Rasulullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:

لَا يَفْرَكْ مُؤْمِنٌ مُؤْمِنَةً إِنْ كَرِهَ مِنْهَا خُلُقًا رَضِيَ مِنْهَا آخَرَ

“Bir mümin bir mümineye buğz etmesin; (çünkü) onun bir huyunu beğenmezse başka bir huyunu beğenir.”[10]

Bir anne iki büyük öğüt ve sevgi ile evliliğini korumak için şu değerli kelimelerle kızına nasihat etmiştir:

“Kocan üzüntülü olduğu zaman sakın önünde sevinçli olma veya bir şeye sevindiği zaman kocanın önünde üzüntülü olma. Bunlardan birincisi kusur ikincisi ise keder demektir. Sen ona çok fazla değer ver ki o da sana karşı daha fazla ikramda bulunsun. Sen ona karşı olabildiğince muvafakat göster ki o da sana karşı daha fazla yoldaş olsun. Hoşlandığında da hoşlanmadığında da onun rızasını kendi rızana, onun arzusunu kendi arzuna tercih etmedikçe kesinlikle sevgisini kazanamayacağını bil. Böyle yaparsan elbette ki Allah bunu sana kolaylaştıracaktır.”

Erkek ile kadın arasındaki ilişkiler Allah’ın rızası üzere kurulmalıdır. Bu sağlam esasla, aile kale gibi korunur ve sağlamlaştırılır. Her ikisinin de istemeleri hâlinde Allah aralarında muvaffakiyet sağlar, hayırda onları bir araya getirir ve aralarında sevgi ve rahmet yaratır.

Ne yazık ki günümüzde mefhumların darmadağın olduğu bir hayatın gölgesinde evlilik ilişkilerinde sıkıntı yaşanmaktadır. Zira laik ve demokratik atmosfer düşünceleriyle Müslüman aile ilişkilerini yakıp yıkıcı bir etki meydana getirmektedir. Aile ilişkileri çıkar, menfaat, maddi kazanç ilişkisi hâline gelmiş tir. Kadın, zengin erkek, geniş bir ev, lüks araba arar hâle gelmiştir. Buna bağlı olarak da erkek güzel veya zengin kadını razı etmenin peşinde koşuşturmaya başlamıştır. Evlilik böyle bir hâle geldiğinde ise aralarındaki uyum kayboluyor ve hayatları sükûnetten, mutmain olmaktan yoksun olarak çalkantıların, enaniyetin ve sızlanmanın hâkim olduğu bir hayata dönüşür.

Evlilik gelip geçici bir hevesle pamuk ipliğine bağlı bir hâlde kurulduğu zaman tarafların her birisi veya birisi ortaklığında Allah korkusundan uzak dünyevi gayeleri aramaya başlar ve evliliğe uyum ve anlayış kesinlikle egemen olmaz. Ancak evlilik müessesesi güçlü ve sağlam bir kaide üzerine yani Allah’a itaat üzere kurulduğu zaman Allah Azze ve Celle aralarında muvaffakiyet meydana getirir. Aralarında sevgi, saygı ve merhamet yaratır ve hayatları güzel söz, şükür ve övgü ile dolar. Birbirlerinin kalbine sevgi aşılayacağı bir yarış içerisinde olurlar. Evin her tarafına huzur ve sükûnet yayılır, melekler kanatlarını açar. Çünkü onlar Allah’a itaat üzere ve O’nun rızasını kazanmak için hareket etmektedirler.

Evlilik sayılamayacak kadar çok olan Allah’ın mucizelerinden birisidir. Dolayısıyla Müslüman erkek ve kadının bu hususu iyice düşünmesi, anlaması ve Allah’a şükretmesi gerekir. Çünkü bu Allah’ın nimetlerinden bir nimettir. Bu nimet hakkında güzel bir şekilde faydalanırlar ve hakkını verirlerse Allah’ın tevfikine ve rızasına nail olurlar ve her iki dünyada da mutlu olanlardan sayılırlar.

İslâm mütekâmil bir nizam olup hayatın her alanına özellikle de aileye çok önem vermiştir. Her bir Müslümanın evini, İslâm mefhumları üzere kurulu bir ev hâline getirmesi, çocuklarını buna göre terbiye etmesi gerekir. Böylelikle bu ümmetten çekilip alınan izzeti, yeniden kazandıracak olan Müslüman nesiller yetişir.



[1] Rum Sûresi 22

[2] Zümer Suresi 18

[3] Zümer Suresi 18

[4] Rum Suresi 21

[5] Kıyame Suresi 39

[6] Muslim

[7] Nisa Suresi 19

[8] İbni Mâce

[9] Ahmed Bin Hanbel

[10] Muslim


Yorumlar

    Henüz yorum yapılmamış

Yorum Yaz